Kırklareli'nin tarihî dokusunda derin izler bırakan Kırk Şehitler Anıtı, yüzyıllar boyunca unutulmayacak bir hikayenin simgesi olarak ayakta duruyor. 1363 yılının ilkbaharında, Türk ordularının zaferle sonuçlanan Kırklareli fetih harekatında şehit düşen Kırk Akıncı'nın anısına dikilen bu abide, sadece bir yapıdan çok daha fazlası. Yanık Kışla Caddesi'nde, Kırklar Tepesi adıyla bilinen kutsal topraklarda yükselen bu türbe, bir zamanlar Bizanslıların hâkimiyetindeki Saranta Ekklesies'in ardından "Kırklise" olarak anılmaya başlanmasına vesile oldu.
Kırk Şehitler Abidesi, 1952 yılında kurulan Kırklareli İmar Derneği tarafından inşa edilmiş ve o günden bu yana şehrin manevi simgelerinden biri olmuştur.
Abide, açık ve modern bir türbe formunda tasarlanmış, 40 mermer sütunla çevrili dikdörtgen bir planda yükselirken, her bir detayıyla özenle işlenmiştir. Ortasında yekpare mermer kapaklı bir lâhit bulunur; üzerinde ise "Kırk şehitlerin ruhlarına fatiha" yazılıdır.
Anıtın lâhit bölümünde, Kırk Akıncı'nın kahraman isimleri yer alır. Akıncı müfrezesi kumandanlarından Saltık Bey'den Demirhali Bey'e kadar uzanan bu isimler, sadece geçmişin kahramanları değil, gelecek nesillere de ilham kaynağı olmaya devam etmektedir.
Kırk Şehitler Anıtı, sadece bir yapı değil, aynı zamanda bir eğitim ve ibadet merkeziyle birlikte kurulmuş; burada adını taşıyan ilk okul ve camiyle birlikte şehre hizmet etmektedir. Bu yapılar, Kırk Şehitler'in anısını yaşatmak ve onların mücadele ruhunu gelecek kuşaklara aktarmak adına önemli bir görev üstlenmektedir.
Bugün bile Kırk Şehitler Anıtı, ziyaretçilerine tarihin derinliklerine yolculuk yapma fırsatı sunmakta ve onları geçmişin büyüleyici hikayeleriyle buluşturmaktadır.
Onların anısına yapılan bu abidenin, zaman içinde sadece bir yapı değil, aynı zamanda Kırklareli'nin kültürel ve tarihi mirasının da bir parçası haline geldiği görülmektedir.
Kırk Şehitler Anıtı, tarihi zenginliği ve manevi derinliğiyle, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunmaya devam etmektedir. Her bir taşıyla, her bir ismiyle, bu anıt, geçmişin anlamını ve geleceğe bırakılan mirasın kıymetini bizlere hatırlatmaktadır.
Fotoğraf: kulturportali.gov.tr
UMUT AL