İzlanda'nın bağımsızlık süreci, ülkenin tarihindeki en önemli dönüm noktalarından biridir. Danimarka ile uzun süreli bir bağa sahip olan İzlanda, sonunda bağımsızlığını ilan etmiştir. Peki, İzlanda Danimarka'dan ne zaman ayrıldı ve bu süreç nasıl gelişti?
İzlanda'nın Danimarka ile Olan Tarihi Bağları
İzlanda, 14. yüzyıldan itibaren Norveç Krallığı'nın bir parçası olarak kabul edildi. 1814 Kiel Antlaşması ile Norveç ve Danimarka ayrıldığında, İzlanda Danimarka'nın kontrolüne geçti. Bu dönemde İzlanda, Danimarka'nın bir kolonisi olarak kabul ediliyordu, ancak zamanla artan milliyetçi hareketler ve bağımsızlık talepleri, İzlanda'nın kaderini değiştirecekti.
Bağımsızlık Yolunda İlk Adımlar
İzlanda'nın bağımsızlık süreci, 19. yüzyılın sonlarına doğru başlamıştır. 1874 yılında, İzlanda'ya kendi anayasası verildi ve iç işlerinde özerklik kazandı. Bu, İzlanda'nın Danimarka'dan bağımsızlığını kazanma yolundaki ilk önemli adımıydı. 1918 yılında ise, İzlanda Krallığı ilan edilerek Danimarka ile birleşik bir krallık olarak tanındı. Ancak, dış ilişkiler ve savunma gibi önemli konular hala Danimarka'nın kontrolündeydi.
2. Dünya Savaşı ve Tam Bağımsızlık
İzlanda'nın tam bağımsızlığını kazanmasında en kritik dönem 2. Dünya Savaşı olmuştur. 1940 yılında Almanya'nın Danimarka'yı işgal etmesiyle birlikte, İzlanda kendisini işgalden korumak amacıyla bağımsız hareket etmeye başladı. 17 Haziran 1944 tarihinde, İzlanda resmen cumhuriyet ilan ederek Danimarka'dan tamamen bağımsızlığını kazandı. Bu tarih, İzlanda'nın bağımsızlık günü olarak kutlanmaktadır.
Bağımsızlıktan Sonra İzlanda
Bağımsızlığın ilanından sonra İzlanda, hızla modernleşme ve kalkınma yolunda büyük adımlar atmıştır. Ülke, özellikle balıkçılık, enerji ve turizm sektörlerinde büyük başarılar elde etmiştir. İzlanda, demokratik yapısı ve güçlü ekonomisiyle dikkat çeken bir ülke haline gelmiştir.
AYSUN ÜN