Osmanlı İmparatorluğu'nun kudretini ve estetik zevkini yansıtan Selimiye Camisi, Mimar Sinan'ın ustalık eseri olarak dünya mimarlık tarihinde eşsiz bir yer edinmiştir. Edirne'nin simgesi haline gelen bu muazzam yapı, 1568 yılında başlanmış olup, tamamlanması 7 yıl süren bir titizlikle gerçekleştirilmiştir.
Selimiye Camisi'nin görkemli kubbesi, Mimar Sinan'ın ustalığının en önemli kanıtlarından biridir. Kubbenin ayakları iç mekânı bölmemesi, mimarinin zirvesine ulaşan bir tasarımın ifadesidir. Caminin dört köşesinde yükselen incelikteki minareleri ise dünya mimarisinin en zarif örnekleri arasında yer alır.
Mimar Sinan, Selimiye Camisi için "Ustalık Eserim" demiş ve bu yapıtla Ayasofya'nın kubbesini aştığını, minarelerinin ise eşi benzeri olmadığını belirtmiştir. Caminin içinde ise İznik çinileri, usta hattatların kalem işleri, ahşap ve sedef süslemeleri, mermer işçiliğiyle öne çıkan minber ve mihrabıyla sanatın zirvesinde bir buluşma noktası sunar.
UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan Selimiye Camisi ve Külliyesi, ziyaretçilerini binlerce yıllık tarihin büyüsüne davet ediyor.
Edirne'nin tarihî önemine ve Osmanlı'nın başkentlik yıllarına tanıklık eden bu anıt eser, Türk ve İslam kültürünün derin izlerini taşıyan müze ve medreselerle çevrelenmiş bir külliyeye sahiptir.
Selimiye Camisi, Mimar Sinan'ın dehasının ve Osmanlı İmparatorluğu'nun ihtişamının eşsiz bir simgesidir. Her bir detayında büyük bir özen ve sanat yatıyor; bu yüzden Selimiye Camisi, sadece bir yapı değil, insanlığın ortak kültürel mirasıdır.
Fotoğraf: kulturportali.gov.tr
AYSUN ÜN