Haber; Ezgi BalmumcuCumhuriyet Halk Partisi haftalık Olağan Kongresi İl Başkanlığı adaylarının açıklanmasıyla gerçekleşti.Cumhuriyet Halk Partisi haftalık Olağan kongresi 28 Aralık Perşembe günü parti binasında gerçekleştirildi. Toplantının katılımcıları arasında Cumhuriyet Halk Partisi Kırklareli Milletvekili Vecdi Gündoğdu ve Turabi Kayan, Babaeski Belediye Başkanı Av. Abdullah Hacı, Büyükmandıra Belediye Başkanı Sertaç Balyemez, Kaynarca Belediye Başkanı Serdar Türker, Babaeski İlçe Başkanı Erol Mutlu, CHP İl Başkan Adayları Tuna Soykan ve Tayfun Okan Çobancı, ilçe başkanları ve çok sayıda partili katıldı.Toplantının ana gündemi İl Başkanlığı adaylığı oldu. Toplantıda ilk sözü CHP Milletvekili Vecdi Gündoğdu aldı. Gündoğdu konuşmasında şu sözlere yer verdi
; ‘’ Ankara’dan gelince bana soruyorlar; Türkiye’nin hali nasıl diye. Ben de onlara diyorum ki Türkiye’nin hali Türkiye gibi. Geldiğimiz noktada 10-15 yıl önce bugünleri söyleseler hiç birimiz ihtimal vermezdik. Ama bunların yaşanması gerekiyormuş ki hepimizin aklı başına gelsin diye. Çünkü özelliklede son zamanlarda başta Cumhurbaşkanı olmak üzere AK partinin takınmış olduğu hal ve davranışlar hepimizi derinden yaralayan Türkiye’nin o laik demokratik yapısını zedeleyecek her türlü davranışı yaptılar. Ve Türk Milleti maalesef bunları hak etmiyor.Son olarak baktığımızda KHK’larla yönetilen bir ülke haline geldik. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra olağanüstü hal her 3 ayda bir uzatılarak böyle gidiyor. İşlerine böyle geliyor. Çünkü mecliste duyulacak, tepki gösterilecek şeyleri KHK’larla geçiştiriyorlar. KHK’larla işçimizin, emeklimizin, taşeronumuzun geleceği ile ilgili onların sosyal güvenceleri ile ilgili bir takım şeyler geçti. İçeriğine baktığımızda kesinlikle o emekçilerimizin hak ettiği hiçbir şey yok. Bir takım kurallar koymuşlar. İşte siz 4C’lisiniz ama biz sizi 4B’li yaptık üste çıkıyorsunuz, merak etmeyin kadroyu da alıyorsunuz gibi bir şeyler söyleniyor. Ama sonuç itibariyle işin aslı öyle değil. Geçmişte nasıl bir kadrolu işçi ne kadar maaş alıyor ise, sosyal güvencesi ne ise yeni çıkan KHK’larda taşeronlarla ilgili yok arkadaşlar. Yine bir aldatmaca, yine bir düzenlemece. Yine biz sizi koruyoruz mantığı. Yıllardır yaptıkları bu. Önce algıyı yarat. Sonra havuz medyasıyla bunu paylaş ve Türkiye’de herkese ilet. Bu kötü gidişatı yani uçurumun kenarındaki ülkemizi oradan çekip alacak ve düzlüğe çıkaracak yegane güç Cumhuriyet Halk Partisidir.Bazen kendimizi hafife alıyoruz yeter miyiz becerebilir miyiz diye düşünüyoruz. Biz yeteriz arkadaşlar. Tek vücut olursak her şeyi başarabiliriz. İyi kenetlenirsek bu işin üstesinden geliriz. Bunun çözümü de sandık. 2019’da seçim var. Önce yerel ardın da genel seçime gideceğiz. Onları orada bağlayan bir takım unsurlar var. Yeni anayasa dedikleri onların anayasası dediğimiz yasayla beraber Türkiye’yi 2019’da gerçek anlamda sıkıntıya sokacak Türkiye’yi uçurumdan aşağıya yuvarlayacak, Türkiye’deki Atatürkçü, laik, çağdaş, devrimci insanları tamamen temizleme adına yapılan bir hareket. İşte o hareketi biz durduracağız.Artık isimlere takılı kalma zamanı geçti. Türkiye gerçekten elden gidiyor. Son zamanlarda dikkat ederseniz bir takım birileri ortaya çıkıp, kolluk gücü jandarma polis gibi kendilerini tanıtmışlar dernekler kurmuşlar silahlanmışlar. Ve diyorlar ki yarın öbür gün ya hesabı biz soracağız ya da biz karşı geleceğiz. Yani sanki herkes kendi kolluk gücünü oluşturuyor. Ve son çıkan KHK’larla 15 ve a6 Temmuzda orada yapılanlara karşı geldikleri için koruma altına aldığımız kişiler var. Tamam buna sözüm yok ama bu ileriki günlerde bunu gördüm bu da Fetöcuydu, teröristti o yüzden vurdum dendiğinde de suç ve ceza almayacak nitelikte bir KHK’dır. Artık bu KHK’ların önüne geçmek gerekiyor. Biz parti olarak bunları yine Anayasa mahkemesinin önüne getireceğiz. Peki Anayasa Mahkemesine gittiğinde siz zannediyor musunuz ki CHP doğru söylüyor, yerinde bir karardır, biz de bunu reddediyoruz diyecekler mi? Hayır devam diyecekler. Çünkü yargı güvenilirliğini de yitirdi.Biz birlik olursak, tek yürek olursak kenetlenirsek başarabiliriz arkadaşlar. Evet burada sıkıntı yok ama eğer yüzde 55 oy alıyorsak bunu nasıl yüzde 60- 65 yapacağımıza bakacağız. Oylarımızın düşük olduğu yerlerde nasıl alabiliriz diye çalışmalar yapacağız.Genel merkezimizde seçim çalışmalarımızla ilgili daha önceki seçimlerde olduğu gibi işçiye, memura, emekliye, çiftçiye, taşerona vaatlerimiz varsa yine hazırlanıyor. Önemli olan bunları pazarlayabilmek. Bizim pazar alanımızda geniş. Gerçekten köklü bir örgütüz. 90 yıllık bir tarihimiz var. O zaman bunu başarmamak için hiçbir nedenimiz yok. Eğer bunu başarabilirsek ben eminim ki 2019 AK parti’nin gönderileceği bir yıl olacak.Millet gerçek babayiğitler arıyor. Bu ülkeyi refaha erdirecek babayiğitler arıyor. Rezza Zarrab’ın önüne yatanlardan hesap soracak babayiğitler arıyor. TC kimlik numaralarını kaldıranlardan hesap soracak babayiğitler arıyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün devrimlerini bir kenara koyanlardan hesap soracak babayiğitler arıyor. O babayiğitlerde Cumhuriyet halk Partisinde var.”Ardından söz alan CHP Kırklareli Milletvekili Türabi Kayan ise şöyle konuştu: “ İlçe kongrelerimizde hiçbir problem yaşanmamıştır. Bu bizim demokrasiyi hücrelerimize kadar kabul ettiğimizin bir göstergesidir. Ondan dolayı Trakyalı olmaktan ne kadar övünseniz azdır. Bizim kongrelerimiz bir demokrasi şölenidir. Demokrasiyi burada yaşatmak bizlerin görevi. 7 Ocak’ta da il kongremiz yapılacak. Gördünüz gibi il başkanlığına 2 arkadaşımız aday. Onlarında seçimden önce ve sonra bu demokratik anlayışlarını bu topluma göstermelerini özellikle rica ediyorum. Çünkü bu toplum çok gerildi, çok bölündü. Bu toplumun birlikte yaşama azmine, yaşama sevincine ihtiyacı var. Onu da Türkiye’de sağlayacak yegane parti Cumhuriyet Halk Partisidir. İl kongremizi de inşallah bu şekilde gerçekleştireceğiz. Daha sonrada kurultayımıza coşku, sevinç ve Türkiye’nin kaderini değiştirecek azim ve kararlılıkla gidecek ve çıkacağız.Tüm çağlar boyunca bu toplum iyiyi güzeli ahlakı ve çok sesliliği özümsemiş benimsemiş ve bugünlere böyle gelmiştir. Osmanlı İmparatorluğunun bile 600 yıl sonra birden yıkılma sebebi 2. Abdülhamit’in bu toplumu çarşafın içine sokmasıyla olmuştur. Hiç öyle muhteşem padişah falan demesinler. Çünkü bizim kadınlarımızda 2. Abdülhamit’e kadar çarşaf ferace falan yoktu. Rengarenk kıyafetler vardı. Osmanlı’nın son 30 yılında çıktı yani Abdülhamit’in zamanında. Bundan bu toplum 1909 devrimiyle kurtuldu.Bu devrim İttihat ve Terakki Partisini iktidara getirmiştir ve bu parti kendi özüne tekrar dönerek bu toplumu çarşaftan kurtarmış çağdaş uygarlığı yakalamak için çeşitli adımlar atmıştır. Ama başaramamıştır.”
‘’HERKES KENDİ KAPISININ ÖNÜNÜ SÜPÜRSÜN’’Milletvekillerinin konuşması ardından Babaeski Belediye Başkanı Abdullah Hacı sözü alarak şunları dile getirdi; ‘’‘’Bugünün asıl faktörü 2 il başkan adayımız. Onların konuşmasını bekliyorsunuz. Bende sözü fazla uzatmayacağım. Bizim sözlerimizin bugün için bir anlamı yok. Bugün onların sözlerinin anlamı var. Size kısaca bir şeyden bahsetmek isterim yalnız. Parti için mücadeleler yasaldır. Yasa dışı hiçbir yanı yok. Maalesef bugün için demokratik yönetimlerde çoğunluk kararının üzerinde başka bir usül yoktur. Yani çoğunluğu ele geçiren partiyi de yönetiyor ülkeyi de yönetiyor. Bunun haricinde bir yönetim aramak demokrasiye aykırıdır. Çoğunluğu ele geçiren kardeşimizi tebrik edeceğiz. Desteklemesek de onun yanında olacağız. Bunun yasa dışı hiçbir yanı yok. Ama ben Belediye Başkanı olarak ahlaki sorumluluktan yanayım. Benim partime karş ahlaki sorumluluğum olmalı. Yönettiğim halka karşı ahlaki sorumluluğum olmalı. Bu yönetimleri izleyen ve bizleri görev başına getiren sizlere karşı ahlaki sorumluluğum olmalı. Biz barışı sağlamalıyız. Ortamı germemeliyiz.Demokrasilerde her şeye itiraz olur. Bir tek şeye itiraz olmaz. Sandığa itiraz olmaz. Sandıktan çıkanı başımızın üzerine koyacağız kalbimizin içine yerleştireceğiz. Bu mücadele 7 Ocak Pazar günü saat beşe kadardır. Beşten sonra hep beraberiz. Ortalığı geren her şeyden kaçınmalıyız. Hazır sözü gelmişken şunu da söyleyeyim dün Kırklareli’deki toplantıdan Lüleburgaz Belediye Başkanımız ve benim gidişimin ardından bir takım üzücü, ortalığı gerici konuşmalar olmuş. Ben bu konuşmaları yapan kardeşlerime bu tür şeylerden uzak kalmalarını tavsiye ediyorum. Yoksa asla biraraya gelemeyiz. Kraldan fazla kralcı olmasınlar. İkinci olarak da Yağlı Tohumlar bizim kanayan yaramızdır. Ama Yağlı Tohumlarda herkes kendi evinin önünü temizlesin. Kendi evinin önü pis olanlar Babaeski’yi tenkit etmesin. Bunu da buradan söylüyorum. Herkes kendi evinin önünü temizleyecek. Ben bu yarışta yarışan ve demokratik usüllere göre bütün kurallara uyacak olan iki kardeşime de başarılar diliyorum. Sandıktan kim çıkarsa yanındayım. ‘’
‘’EĞİLİP BÜKÜLMEDEN DÜMDÜZ İLERLEYECEĞİZ’’Babaeski Belediye Başkanı Abdullah Hacı’nın konuşması sonra İl Başkan adayları söz alarak kendini tanıttı ve birlik beraberlik içinde kardeşçe bir seçim olacağının mesajını verdi. İlk olarak İl Başkan Adayı Tayfun Okan Çobancı söz alarak şunları aktardı; ‘’ Ben öncelikle kendimi biraz tanıtarak başlamak istiyorum. Aslında hep beraberiz uzun yıllardır ve çok geniş bir aileyiz. Kırklareli Karıncak Köyü’ndenim. 1973 doğumluyum. Lise öğrenimime kadar Kırklareli’de okudum. Daha sonra Trakya Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nden mezun oldum. Edirne Fen Bilimleri Üniversitesi’nde de yüksek lisansımı tamamladım. Meslek hayatıma Kırklareli Damızlık ve Sığır Yetiştiriciliği’nde başladım. Daha sonrasında da Türkiye’nin en büyük holdinglerinden birinde çalışma fırsatı buldum ve görevime hala da yönetici olarak devam ediyorum. Evliyim ve 2 kız çocuğum var. Siyaset artık gereklilik hale geldiği için ve hepimizin söylediği o kritik günlere artık dayandığımız için elini herkesin taşın altına koyması gerekiyor. İyi bir partili olmak yetmiyor. Daha çok biraraya gelmemiz gerektiğini düşündüğüm için partime daha fazla hizmet vermeye karar verdim. Sevgili ailem ve saygıdeğer basın mensupları. Hepimizin bildiği üzere ülkemiz şu an fiili bir başkanlık rejimi yaşıyor. Bu fiili durumu durduracak güç sadece Cumhuriyet Halk Partisi’dir. İnanıyorum ki 2019’da yapılacak yerel ve genel seçimlerde bu gidişata dur diyeceğiz. Başkanlık sistemiyle bugüne kadar kazanılmış tüm hak ve özgürlüklerimizi bir kişinin yetkisine bırakmayacağız. Atatürk devrimlerini benimsemiş ve savunan her ilimizin bu mücadeleyi vereceği aşikardır. Biz Cumhuriyet Halk Partisi Kırklareli örgütü olarak 2019’da yapılacak olan yerel ve genel seçimlerde çok daha fazla çalışmamız gerektiğine inanıyoruz. Kırklareli’mizde partilililerimiz ve seçmenlerimizle birlikte sonuna kadar Cumhuriyeti ve Atatürk devrimlerini tek adam rejimine karşı koruyacağımızdan, tam bağımsızlık mücadelemizi sonuna kadar götüreceğimizden ve 19 Mayıs 1919’un 100. Yılını Kuvayi Milliye yolunun bedenlerimizin her hücresinde tekrar hissedeceğimizden zerre kadar şüphemiz yok. Önümüzde süreç gerçekten çok önemli. Yapılacak olan seçimlere belkide olası bir erken genel seçime, yenilikçi, azimli, mücadeleci, dinamik, akılcı ve katılımcı yönetimlerle gitmemiz tüm üyelerimizin ortak fikri olarak görülmektedir. Genel başkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nunda vurguladığı noktaya dikkatlerinizi çekmek isterim. Parti bayrağımızı ele alarak iktidar olma hedefinde gideceğimiz bu süreçte il yönetim kurulundan hangi süreç olursa olsun istifa etmeyecek, Atatürk devrimcilerine ihtiyacımız var. Bu kritik bir nokta. Biz sonuna kadar, belkide 3 yıllık bir zaman içerisinde bu süreci götürmemiz gerekecek. Gerçekten dönüm noktaları olan bir süreç. Burada sıkı çalışacak ekiplere ihtiyacımız var. Partililerimizin ve seçmenlerimizin bu tam bağımsızlık mücadelesinde yeri yanı başımız olmalıdır. Birbirine güvenen saygı duyan, mutlu insanlar olarak çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. Bu kapsamda tüm ilçe yöneticilerimiz ve il yönetimimizin alacakları karar ve eylemlerde ortak inançlarda bulunacağımıza güvenim tamdır. Kongreler sürecinde görüştüğümüz tüm partililerimizin birlik ve beraberlik ihtiyaçları var. Neredeyse bütün parti üyelerimizin söylemlerinde parti içi adalet ve birliktelik mesajları var. Bu talep yerel siyasette değişimin kaçınılmaz olduğunun bir göstergesiydi. Hedefimiz tüm belediye başkanlıklarını almak ve daha çok belediye ve il genel meclis üyesi kazanmak ve meclise 3 milletvekili çıkarmaktır. Bu çizgide eğilip bükülmeden dümdüz ilerleyeceğiz. Bugüne kadar siyasi hayatımda hiçbir zaman görev istemedim. Bana verilen hiçbir görevden de kaçmadım. Bugün ise karşınızda onurlu ve bir o kadar da sorumluluk gerektiren bir görev ile karşınıza çıktım. Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığına adayım. Hepinize saygılar sunuyorum. Bu süreçte Tuna Soykan’a da başarılar diliyorum. Verdiğimiz mesajlarında sonuna kadar arkasında duracağız. Hep beraber mutlu bir seçim yaşayalım diyorum. Tekrardan hepinize saygılar sunuyorum. ‘’
‘’ÜLKEM İÇİN BARIŞ İSTİYORUM’’İl başkan adayı olan ikinci isim Tuna Soykan ise sözü olarak şunları aktardı; ‘’ Bir kongre sürecinin ardından kurultaya uzanacak yolda bizde İl Başkanlığı için Tayfun kardeşimle aday olduk. Ben adaylık sürecimle ilgili bir şeyler söylemek istiyorum. Geçtiğimiz Pazar akşamı 5 ilçe başkanı 4 belediye başkanı ve 2 milletvekilimizin biraraya gelerek bir değerlendirme toplantısı yaptığını duydum. Nasıl duydum, Babaeski İlçe Başkanımız Erol Mutlu beni aradı ve yaptıkları toplantı sonucundaki görüşlerini benimle paylaşmak istediklerini söyledi ve davette bulundu. Bende o davete icabet ettim. Davete gittiğimde konuyla ilgili daha fazla bilgilendirildim. Özetle Tuna Soykan Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığına bizim adayımız ol dediler. Değerli arkadaşlarım öteki ilçe başkanlarımızında bu öneriye katılmalarını yürekten istiyorum. Kendilerine dedim ki bana bir gün süre verin. Ailemle, arkadaşlarımla, partililer ve delegelerle görüşmeler yapmalıyım. Ondan sonra size kararımı bildireceğim. Ve yaptığım görüşmelerde aldığım olumlu tepkiler sonucu bende sizin karşınızda Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayı olarak bulunuyorum. Değerli arkadaşlar önümüzdeki yıl 2018 belki bir erken seçime sahne olabilir. Ama normal şartlarda 2019’da 3 tane seçim yaşayacağız. Erken seçim olursa bir başka senaryoyu konuşmalıyız. İşler mecrasında giderse bir başka senaryoyu konuşmalıyız. 2019’da önce yerel, sonra Cumhurbaşkanlığı ve sırasıyla kasımda da Milletvekilliği seçimleri var. Yapılan anayasa değişikliği ile Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri birlikte olacak. Eğer yerel seçimler önce yapılırsa burda da bir senaryo var. Bir Kırklareli’nin bütün şehir kapsamında alınması, iki mevcut düzen şeklinde sürdürülmesi. Bunları anlatıyorum çünkü biz göreve geldiğimizde bütün vatandaşlarımıza, oy sahibi yurttaşlarımıza anlatmalıyız. Çünkü bir ilki yaşayacaklar. Eğer bütün ülkeye olursa sadece ilçelerde ve bütün illerin toplamında bir İl Belediye Başkanlığı olacak. İlçelerde belediye başkanlıkları olacak. Beldelerdeki belediye başkanlıklarımız kaldırılacak. Bu tabloda Kırklareli partimiz açısından şanslı olabilir. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi oyları çok. Ama ona rağmen mesela Vize ilçesini alamadık. Demirköy’ü alamadık. Pehlivanköy’ü alamadık. Şimdi bütün şehir olması durumunda iktidara en büyük aday Cumhuriyet Halk Partisi olduğu için diğer ilçelerde ona göre dizayn edilecek ve muhtemelen Cumhuriyet Halk Partili adaylar kazanacak. Elbette doğru adayları bulmalıyız. Halka sevimli gelecek ciddi işler yapabilecek adayları bulmalıyız. Tayfun kardeşimi de aday olduğu için kutluyorum. Bu bizim dışa dönük görevimiz. İçe dönük görevimiz ise parti içindeki iç çatışmaları bitirmektir. Herkesin katılımıyla bir projelendirme yapmalıyız. Ben bir ağabey şefkatiyle aynı dünya görüşüne sahip insanları, aynı hedefe yürümek isteyen Atatürk ilke ve devrimlerinin savunucuları, Cumhuriyet Halk Partisi sevdalılarına önderlik etmek istiyorum. Tecrübelerimi kullanarak yerel seçimde daha ileri başarılara imza atmak istiyorum. Ve sizlere bu başarının omuz omuza vermekten başka yolu olmadığı söylüyorum. O doğrultuda davranmak istiyorum. Ve birlikte çalışmanın daha güçlü olmak anlamına geldiğini, partimizin içinde sağlanacak barışın ne kadar kıymetli olduğunu anlatmak istiyorum. Barış istiyorum arkadaşlar. Partim için, Kırklareli ve ülkem için istiyorum. Hepinize saygılar sunuyorum. HABER MERKEZİ
