Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye Yüzyılında Ulaştırma Koridorları ve Transit Taşımacılık Toplantısı’nda konuştu. Bakan Uraloğlu sözlerine, bugün Balıkesir’de yaşanan patlamadan dolayı hayatını kaybedenlere rahmet dileyerek başladı. Bakan Uraloğlu, küreselleşen dünyada ulaştırma koridorları ve transit taşımacılığın ekonomik kalkınmanın, küresel ticaretin ve ülkeler arası iş birliğinin omurgasını oluşturduğunu kaydetti. Uraloğlu, “Özellikle ticaretin hızlandığı, sınırların aşıldığı bu dönemde, ulaştırma koridorları kıtalar arası bağların güçlenmesini, transit taşımacılık ise lojistik verimliliğin artmasını sağlamaktadır. Ülkemiz Türkiye Yüzyılı vizyonuyla bölgesel ve küresel ölçekte güçlü bir aktör olmayı hedeflemektedir.” açıklamasında bulundu.
“Türkiye 4 Saat Uçuş Mesafesinde 67 Ülkenin Merkezinde”
Ulaştırma sektörünün bu vizyonun en kritik taşıyıcı unsurlarından biri olduğunu aktaran Bakan Uraloğlu, “Bildiğimiz üzere Türkiye, 4 saatlik bir uçuş ile yaklaşık 1,5 Milyar insanın yaşadığı ve Dünya Bankası verilerine göre toplam 51,2 Trilyon Dolar Gayri Safi Milli Hasıla’ya sahip 67 ülkenin merkezindedir. Bu konumumuzu güçlendirecek Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’ndan Zengezur Koridoru’na kadar birçok projeyle Orta Koridor’un etkinliğini artırmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” diye konuştu.
“Dilucu-Iğdır-Kars Arasındaki Çalışmaları Önümüzdeki Aylarda Başlatıyoruz”
Uraloğlu, Zengezur Koridoru'nun hayata geçirilmesiyle ilgili de çalışmaların ve Azerbaycan tarafı ile görüşmelerin devam ettiğini belirterek “Dilucu-Iğdır-Kars arasındaki çalışmaları önümüzdeki aylarda başlatıyoruz. Koridorun nereden geçeceğiyle ilgili gerek Ermenistan gerekse İran tarafıyla Azerbaycan tarafı görüşüyoruz. Önümüzdeki günlerde netleşerek bu süreç daha da hızlanacaktır. Oradan gelen yükleri biz Kapıkule’den Avrupa’ya aktarmamız gerekiyor. Avrupa Birliği (AB) fonlarıyla finanse edilen Kapıkule-Halkalı Demiryolu hattı projesinde de çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” dedi.
Çin, Doğu Asya ve Hindistan’dan gelen yükleri Basra Körfezi üzerinden Avrupa’ya taşıyacak Kalkınma Yolu projesinde de uluslararası iş birliği çalışmalarını sürdürdüklerini aktaran Bakan Uraloğlu, “Türkiye, Irak, BAE ve Katar olmak üzere çok yakın bir mutabakat imzalayarak yolumuza devam ediyoruz. Bölge ülkelerinin de katılımı söz konusu olacaktır. Yeni İpek Yolu olarak nitelendirdiğimiz Kalkınma Yolu Projesi ile seyahat sürelerini ciddi şekilde azaltmış olacağız. Şu anda Çin’den çıkan bir tren demiryolu ile Londra’ya 18 günde ulaşabilmektedir. Şu anda Süveyş Kanalı’ndan 35 günde bir seyahat süresi var. Malum sıkıntılardan dolayı zorluklar var. Ümit Burnu’ndan şu anda 45 günde ulaşabiliyor. Kalkınma Yolu’nu bitirdiğimizde sadece 25 günde bir yükün taşınmasının önünü açmış olacağız. Çin ya da Japonya’dan yola çıkacak bir yükün Kalkınma Yolu güzergahı üzerinden Avrupa’nın en uç noktasına kadar erişecek.” şeklinde konuştu.
Suriye ile Normalleşme
Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin dinamik bir coğrafyada olduğunu belirterek “Suriye’deki gelişmeler, 61 yıllık Baas Rejiminin devrilmesi… Artık biz Suriye ile de neler yapabilirizi düşünüyorduk. Bunu biraz daha ete kemiğe dönüştürme noktasında çalışmalarımızın olduğunu söyleyebilirim. Ulaştırma ve haberleşme alanında Suriye ile ilişkilerimiz, normalleşme mutlaka çok daha hızlı bir şekilde temin edilecektir.” dedi.
“70’e Yakın Ülkeye Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Yapıyoruz”
Transit taşımacılığın sadece iki ülke arasında değer katan bir faaliyet değil, bölgesel ve uluslararası alandaki ticareti, hareketliliği, refahı ve istikrarı canlandıran bir faaliyet olduğunun da altını çizen Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:
“Bu noktada 2002 yılından bu yana bölünmüş yol uzunluğumuzu 6 bin 101 kilometreden 29 bin 713 kilometreye çıkardık. 8,5 milyon taşıt vardı ve şehirlerarasındaki ortalama hız saatte 40 kilometre saatti. Bugün 30,5 milyon taşıt var ve şehirlerarasındaki ortalama hız 90 kilometre saatlere çıkmış durumda. Bunu yapmamış olsaydık neyle karşılaşmış olurduk çok rahat hesabını yapabiliriz. Türkiye olarak 70’e yakın ülkeye uluslararası karayolu taşımacılığı yapıyoruz. Bu ülkelerden 28’i ile ikili veya transit taşımaları serbestleştirdik. Geçiş belgesi teati ettiğimiz ülkelerden aldığımız belge sayısı da 1,7 milyonu aştı. Mısır ile kara ulaştırmasıyla ilgili anlaşma sürecini de başlattık.”
Fiziksel belgelerin yerini alacak elektronik geçiş belgelerinde de dünyada öncü olduklarının altını çizen Uraloğlu, “Özbekistan’dan sonra Azerbaycan ile de entegrasyon sağladık. Türkiye’nin geliştirdiği model, Türk Devletleri Teşkilatı bünyesindeki diğer ülkelerde de kullanılmaya başlandı.” açıklamasında bulundu.
Bakan Uraloğlu, tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de sürücü temini konusunda sıkıntılar yaşandığının farkında olduklarını belirterek “Ülkemizde sürücülerle ilgili sıkıntılar olduğunu biliyorum. Biz 69 yaşına kadar önümüzdeki senede de tekrar gerekli işlemlerin yapılmasının olurunu verdik.” dedi.
Türkiye’yi lojistik bir güç haline getirme hedefi kapsamında denizcilik sektöründe atılan adımların önemine vurgu yapan Uraloğlu, “2024 yılı, denizcilik sektörümüz açısından önemli projelere imza attığımız bir yıl oldu. Deniz ticareti açısından baktığımızda, bin Groston ve üzeri Türk sahipli ticaret filomuzun dünya sıralamasında 11. sıraya yükselmesi, yılın en önemli gelişmelerindendi. 2025 hedefimiz, bu başarıyı daha da ileri taşıyarak Türkiye’yi dünya sıralamasında ilk 10 ülke arasına çıkarmaktır. Türkiye'yi lider denizci ülkeler arasında hak ettiği yere ulaştıracağız.” şeklinde konuştu.
Limanlarda elleçlenen yük miktarının 2023 yılında 521 milyon tona ulaşarak son 22 yılda yaklaşık 2,5 kat arttığının altını da çizen Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:
“Konteyner taşımacılığı ise aynı dönemde 4 kat artarak 12,6 milyon TEU’ya yükseldi. Ambarlı, Kocaeli, Mersin ve Tekirdağ limanlarımız dünyanın en fazla konteyner elleçlenen 100 konteyner limanı arasında yer alarak Türkiye’nin stratejik konumunu güçlendirdi. Ro-Ro taşımacılığında birçok hattı açtık. 2025 yılında da buradaki gelişmeleri takip etmeyi ve hızlandırmayı amaçlıyoruz.”
150 Yıldır El Değmeyen Demiryolları Tamamen Yenilendi
Neredeyse 150 yıl boyunca el değmeyen demiryollarının tamamını yenilediklerini anlatan Bakan Uraloğlu, “22 yıl içerisinde 10 bin 948 km olan ağımızı 13 bin 919 kilometreye çıkararak mevcut hatlarımızın büyük bölümünü elektrikli ve sinyalli hale getirdik. 2 bin 251 km hızlı tren hattı inşa ederek işletmeye aldık. Bugüne kadar 92 milyon yolcumuzu taşıdığımızı özellikle söylemek isterim. Hedefimiz yaklaşık 14 bin kilometre olan halihazırdaki demiryolu hattımızı 2028’de 17 bin 500 kilometreye, 2053’te 28 bin 600 kilometreye çıkarmayı hedefliyoruz. Burada lojistik merkezlerin bağlantıları önemli. Karasu Limanı’nı öncelikle bir demiryolu ikmal ihalesini yaparak önümüzdeki sene inşallah başlıyoruz. Samsun’a kadar olan bölümünün birinci kesimin ihalesini muhtemelen bu hafta içerisinde Çorum’a kadar gerçekleştireceğiz. Devamını önümüzdeki ihale edeceğiz.” dedi.
Ankara-İstanbul Arası 80 Dakikaya Düşecek
Samsun-Sarp arasında bir proje çalışmaları başlattıklarını da kaydeden Bakan Uraloğlu, “Ankara’dan İzmir’e olan hattımızı inşallah 2026-2027 yıllarında bitireceğiz. Mersin-Adana-Osmaniye-Gaziantep yaklaşık 312 kilometrelik hattımızı yine 2026 yılında bitirmeyi hedefliyoruz. Kars ile Sivas arasındaki mevcut hattımızı elektrikli ve sinyalli hale getirerek hızlıca bitirmeyi hedefliyoruz. Sadece biz yük taşımayacağız. Elbette yolcu da taşıyacağız. Ankara-İstanbul Süper Hızlı Tren Projesi’ne başladık. 80 dakika, 350 kilometre hızla gidecek olan trenimizi de 10 yıllık periyot içerisinde hayata geçirmeyi planlıyoruz.” açıklamasında bulundu.
Filyos Limanı İltisak Hattı bağlantısı için yapım işi hazırlıklarını sürdürdüklerini belirten Uraloğlu, “12 lojistik merkezimiz var. Bunları ilk etapta 25’e çıkartmayı hedefliyoruz. Sivas ve Rize-İyidere olmak üzere 2 adet lojistik merkezin yapımına devam ediyoruz.” dedi.
Türkiye 131 Ülkede 349 Noktaya Uçuyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde “dünyada ulaşamadığımız hiçbir nokta kalmayacak” hedefiyle Türkiye’yi dünyanın en geniş uçuş ağına sahip ülkelerinden birine de dönüştürdüklerini söyleyerek “Bugün iç hatlarda uçuş noktamızı 26 noktadan 58 noktaya çıkardık. Dünya’da da 131 ülkede 349 noktaya havayoluyla ulaşıyoruz. Amerika kıtasında Brezilya, Meksika, Kolombiya, Panama gibi ülkelerle frekans kısıtı yok. Arjantin ile de yakın zamanda benzer bir mutabakat zaptı var.” ifadelerini kullandı.
Havacılıkta 2002 yılında 34 milyon yolcu taşıdıklarını belirten Uraloğlu, “Geçen seneyi 213 milyonla kapattık. Bu seneyi inşallah 231 milyon ile kapatacağız. Bakın, kargalar mı uçacak dedikleri Sabiha Gökçen bu seneyi 40 milyonla kapatmış olacak. Tek başına 2002’nin üzerine çıkmış olacak.” dedi. Türkiye Yüzyılı’nın her alanda olduğu gibi hiç şüphesiz ulaşım sektöründe de büyük dönüşümlere sahne olacağını vurgulayan Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:
“Bu dönüşümde, teknolojinin sunduğu imkanları en iyi şekilde değerlendirerek, daha akıllı, daha sürdürülebilir ve daha verimli ulaşım sistemleri inşa edeceğiz. Otonom araçlar, yapay zeka destekli lojistik çözümleri, yüksek hızlı trenler ve denizcilikte yeni teknolojiler, Ulaşımın geleceğini şekillendiren önemli unsurlardır. Ulaşımın, sadece ekonomik bir boyutuyla kalmayıp, aynı zamanda sosyal bir sorumluluğumuz olduğunu da unutmuyoruz. Küresel ısınma ve iklim değişikliği gibi küresel sorunlarla mücadele ederken, ulaşım sektörünün çevreye olan etkilerini azaltmaya büyük önem veriyoruz. Bu doğrultuda temiz enerji kaynaklarına dayalı ulaşım araçları ve altyapılarını yaygınlaştırarak, karbon emisyonlarımızı azaltacak ve sürdürülebilir bir gelecek için adımlar atıyoruz. Yeni ulaşım ve altyapı projelerimizde, çevre hassasiyetine, daha az karbon emisyonuna, hızlı, güvenli ve ekonomik ulaşıma yönelik planlarımızı projelerimize uyarlıyoruz.”